Kolay Japonca! 1 -10 やさしい日本語!
Japonca öğrenmek kolay değil ama çok eğlenceli. Çinden gelme ve çok çizgili kanji harfleri uğraştırıyor tabii. Ancak bu harfler yüzyıllar önce bir nesnenin resmiymiş , sonra kolay yazım için yalınlaştırılmış. Bazıları hâlâ ilk nesneyi andıyor. Birkaç örnek vereyim eğlencelik.
Çok bilinen bir örnekle başlayayım. Bu çam ağacı ve sağdaki harf de ağaç demek.
Bu ağacı dibine yakın yerinden kesince görünen harf ile resmediliyor ki bu da kitap demek.
Ağaçları kesince duble yol olmuyor, kitap oluyor. Böyle kültürel öğeleri öğrenmeden de yalnızca Japoncayı öğrenebilirim sanmak olanaksız gördüğünüz gibi.
Aynı türden birkaç ağaç yan yana gelmişse ağaçlık koruluk bir yer oluyor. Koru anlamı için ağaç harfini iki tane yan yana yazıyoruz. Eski zamanda her bir harfi mühür gibi tahta kare kalıplara işledikleri için şekil çoğalınca her birini küçültmek gerekiyor.
Ağaçlarla kaplı ormanı ifāde etmek için üç tāne ağaç harfini, biri üstte ikisi alt sırada yan yana olmak üzere diziyoruz. Yine bir harfin kare alanına sığsın diye her bir ağacı biraz daha küçültüyoruz.
Yelelerini savurarak dört nala giden at da önce buna yakın resmedilmiş. Zamanla yalnızca başı, yeleleri, dört bacağı ve kuyruğu kalmış harflerde.
Terziler mezurayla ölçü alırken boyundan parmak ucuna kadar kol uzunluğunu ölçerler. Yukarıda bir baş, uzanmış bir kol ve salınan ipin resmedildiği bu harf mezura, ölçü, ölçme anlamlarına geliyor. Japon arşını şhaku da bu harfle yazılıyor.
Cengiz Han ordusu atları yorulunca değiştirsin diye 40 km arayla at durakları yaptırmış. Atlar 馬 için mesafeyi ölçerek 尺 yapılan bu duraklar 駅 diye yazılıyor. Bugün istasyon anlamında. Dünyanın en hızlı trenlerinin durduğu Tokyo istasyonu da at durağı tabii. (Tabelada 3. harf)
Oltayla tek tek avlanınca balık başı yukarıda kuyruğu aşağıda çıkıyor. Balık harfi de böyle resmedilmiş. Yukarıda baş, ortada gövde, altta kuyruk kısmı var.
Pirinç tarlası da yukarıdan bakar gibi düşünülmüş. Uçağa binmiş olanlar benzer manzaraları birçok ülkede görmüştür.
Tarlanın yanından yol gidiyorsa (duble olmasa da) bu medeniyet var demek; yakınlarda yaşayanlar, gelen giden var. Kısacası bu şehir demek.