トルコ語と日本語の両方から検索が可能なインターネット辞書。検索結果に関連した語句が視覚的にわかります。
# | Japonca | Okunuş | Türkçe | İlinti Sayısı | |||
盛り上がり | moriagari | duygu taşması, öyküde en heyecanlı kısım | 4 | ||||
1 | 凍てついた | itetsuita | soğumuş, sönmüş (duygular, aşk vb) | 2 | |||
2 | 孤立感 | koritsukan | yalnızlık duygusu, yalnız kalmışlık, yalnız bırakılmışlık | 3 | |||
3 | ウルウルする | uru uru suru | duygulanmak, gözleri yaşarmak | 2 | |||
4 | 荒肝 | aragimo | çok yoğun ve güçlü duyguların veya tutkuların olması | 2 | |||
5 | 感激的な | kangekiteki na | çok etkileyici, çok duygulandırıcı | 3 | |||
6 | 後味の悪さ | ato aji no warusa | sonuçta yapılan işin ortalamadan düşük düzeyde olması, bitti diye sevinememe, yarım kalma duygusu | 2 | |||
7 | 気持ちがある | kimochi ga aru | duygusal olarak ilgili olmak, boş olmamak, aşk beslemek | 3 | |||
8 | 負担感 | futankan | yük altında olma duygusu, bir yükümlülüğün veya sorumluluğun üstlenilmesi veya üstlenilmek zorunda kalınması nedeniyle hissedilen yük veya baskı | 4 | |||
9 | 走り抜ける | hashirinukeru | duyu veya duygular için bir anlık belirip kaybolmak | 2 | |||
10 | 心が動く | kokoro ga ugoku | çok duygulanmak | 3 | |||
11 | 苦手意識 | nigate ishiki | yetersizlik hissi, yetersizlik duygusu | 3 | |||
12 | 気分屋さん | kibunyasan | o anki ruh hâline göre sözleri ve davranışları hemen değişen kimse, duygusal davranan | 2 | |||
13 | 心の奥底 | kokoro no outei | kalbin derinlikleri, gizli duygular | 2 | |||
14 | 安全感 | anzenkan | güvende olma duygusu, güvenli hissetme, güvenlilik | 2 | |||
15 | 好感情 | koukanjou | olumlu duygular | 3 | |||
16 | 好意を持つ | koui wo motsu | bir kişiye karşı yakınlık veya hoşlanma hissi duymak, birine karşı olumlu duygular beslemek | 5 | |||
17 | 去来する | kyorai suru | gidip gelmek, bir gidip bir gelmek | 3 | |||
18 | 疎隔する | sokaku suru | uzaklaşmak, soğumak, yabancılaşmak, araya soğukluk girmek | 3 | |||
19 | 疎隔 | sokaku | uzaklaşma, soğuma, yabancılaşma, araya soğukluk girme | 2 | |||
20 | 昂ぶる | takaburu | heyecanlanmak, sakin olamamak, duygularına hakim olmamak | 2 | |||
21 | 機械的 | kikaiteki | robot gibi duygusuzca yalnızca kuralları uygulayan | 4 | |||
22 | 胸一杯、胸いっぱい | mune ippai | duygularla dolup taşan | 3 | |||
23 | 真意 | shin-i | gerçek duygular veya anlamlar, asıl yapılmak istenen | 2 | |||
24 | ぞくぞく | zokuzoku | aşırı gerginlik, duygusal gerilim vb. nedeniyle titreme durumunu tanımlamak için kullanılan bir terim. | 6 | |||
25 | 染み込む | shimikomu | kalbin derinliklerine nüfuz ederek silinemez olmak | 3 | |||
26 | 恬淡に | tentan ni | duygusuzca, kayıtsızca | 3 | |||
27 | 感じ入って | kanjiiru | çok duygulanarak | 2 | |||
28 | ほろり | horori | duygulanma, göz yaşlarına boğulma | 2 | |||
29 | 諦観 | teikan | durumu anlayarak vazgeçme, vazgeçme duygusu, kendisini teslim etme | 2 | |||
30 | 激情 | gekijou | şiddetli tutku, mantık tarafından bastırılamayan yoğun duygular, güçlü arzular | 3 | |||
31 | 感無量 | kanmuryou | ölçülemeyecek kadar derin duygular içinde olma | 2 | |||
32 | もちもち感 | mochimochikan | erimiş gibi yumuşaklık, yerken ağızda sakız gibi yumuşak olma duygusu | 2 | |||
33 | お得感 | otokukan | kazançlı çıkmış olma duygusu | 3 | |||
34 | 殉ずる | junzuru | birine minnet duygusuyla onunla aynı şekilde davranmak | 3 | |||
35 | 感情に流されず | kanjou ni nagasarezu | duyguların etkisine kapılmadan, duygusuzca, akıl yoluyla | 3 | |||
36 | 打ち明け話、うちあけ話 | uchiakebanashi | içini dökme, henüz kimsenin bilmediği gerçekleri ve duyguları gizlemeden anlatarak konuşma | 2 | |||
37 | 思いを寄せる、想いを寄せる | omoi wo yoseru | birine karşı sevgi duyguları beslemek, boş olmamak, aşık olmak | 4 | |||
38 | 頓着 | tonchaku, tonjaku | umursama, önemseme, dikkat etme, özen gösterme, karşısındakinin duygularını düşünerek ince davranma | 3 | |||
39 | 心の奥 | kokoro no oku | dışarıdan anlaşılmayan gerçek duygular ve düşünceler | 2 | |||
40 | 心の準備 | kokoro no junbi | manevi hazırlık, duygusal hazırlık | 3 | |||
41 | 情 | jou | duygu, his, aşk, sevgi, olumlu duygular | 9 | |||
42 | 礼儀を尽く | reigi wo tsukusu | saygıda kusur etmemek, uyulması gerekli bütün saygı ve kibarlık kurallarına uyarak duygularını ifade etmek | 3 | |||
43 | 募らせる | tsunoraseru | artmak, artırmak, çoğaltmak (olumsuz duyguları vs) | 2 | |||
44 | 感動させる | kandou saseru | duygusal olarak etkilemek, duygulandımak | 2 | |||
45 | 心を打つ | kokoro wo utsu | duygusal olarak etkilemek, kalbinden vurmak, duygulandımak | 2 | |||
46 | 心を打たれる | kokoro wo utareru | duygusal olarak etkilenmek, duygulanmak | 2 | |||
47 | 洒落気 | shareke | mizah duygusu, espri yeteneği | 4 | |||
48 | 憖い | namajii | olmayacağını bile bile yapmak isteyen (keşke yapmasaydım duygusu uyandıran) | 2 | |||
49 | セフレ | sefure | seks arkadaşı, duygusal bağ kurmadan cinsel ilişki amaçlı arkadaşlık (sex friend) | 2 | |||
50 | 鬱勃 | utsubotsu | içindeki duygular dışa taşacakmış gibi hissetme, bastırlmış coşku | 2 | |||
51 | 私情 | shijou | kişisel duygular, kişisel düşünceler (bir şeye karşı), şahsş kanaat | 2 | |||
52 | 気持ちに準ずる | kimochi ni junzuru | duygularına uygun olmak, hissiyatına uygun düşmek | 3 | |||
53 | 自己疎外感 | jiko sogaikan | kendine yabancılaşma duygusu | 2 | |||
54 | 情誼 | jougi | dostluk bağları, dostluk duygusu | 3 | |||
55 | 疎外感 | sogaikan | yabancı kalma hissi, yabancılaşma duygusu | 2 | |||
56 | 感傷的 | kanshouteki | dokunaklı, acıklı, aşırı duygusal | 3 | |||
57 | 感慨深い | kangaibukai | çok duygusal, duygulandırıcı | 3 | |||
58 | 人の感情をもてあそぶ | hito no kanjou wo moteasobu | bir insanın duygularıyla oynamak | 2 | |||
59 | 使命感 | shimeikan | sorumluluk duygusu, kendini bir işi yapmakla görevli hissetme | 3 | |||
60 | 恨みを晴らす | urami wo harasu | nefret duygularından kurtulmak | 3 | |||
61 | 恋愛対象 | ren'ai taishou | yakınlık hissedilen karşı cinsten kimse, duygusal ilişkiye girilebilecek karşı cins olarak görülen kimse (dostluktan öte) | 2 | |||
62 | 信頼関係 | shinrai kankei | karşılıklı güven ilişkisi, karşılıklı güven duygusu | 2 | |||
63 | 感情を押し殺す | kanjou wo oshikorosu | duygularını saklamak, duygularını belli etmemek | 3 | |||
64 | 駆る | karu | sürmek, koşturmak, uzaklara koşturmak, acele ettirmek (atı, arabayı vs), bir duyguya sürüklemek | 2 | |||
65 | ありがたみ、有難み、有難味 | arigatami | şükran duygusu, teşekkür etme isteği, müteşekkirlik duygusu | 3 | |||
66 | 気兼ね | kigane | çekinme, düşünceli davranma, başkalarının önünde bir şey yaparken onların duygularını düşünerek dikkatli olma | 3 | |||
67 | 同感 | doukan | aynı duyguları hissetme | 2 | |||
68 | 自信喪失 | jishin soushitsu | öz güvenini kaybetme, aşağılık duygusu duyma | 6 | |||
69 | 事務的 | jimuteki | duygusuzca kurallara uygun iş yapma | 4 | |||
70 | ~にたえない、~に堪えない | ni taenai | bir duyguya engel olamamak, yapmadan edememek, elde olmamak | 3 | |||
71 | ~の極み | no kiwami | bir şeyin en uç noktası, bir işin piri, feriştahı | 2 | |||
72 | ~ずにはおかない、~ないではおかない | zuni wa okanai, naide wa okanai | olumsuz bir şeyin olmasına olanak vermeyen, mutlaka olduran anlamında | 2 | |||
73 | 見えざる手 | miezarute | görünmez el (Adam Smith Ahlâki Duygular Kuramı) | 2 | |||
74 | 胸が熱くなる | mune ga atsuku naru | çok duygulanmak, gönlü kabarmak | 4 | |||
75 | 情緒不安定 | joucho fuantei | duygusal labilite, duygusal değişkenlik, duygusal kararsızlık | 6 | |||
76 | 感慨無量 | kangai muryou | çok duygulanma | 3 | |||
77 | 機嫌を表に出す | kigen wo omote ni dasu | duygularını belli etmek, yüzünde hemen duygularını göstermek | 3 | |||
78 | 感情を表に出す | kanjou wo omote ni dasu | duygularını belli etmek, yüzünde hemen duygularını göstermek | 4 | |||
79 | 表に出す | omote ni dasu | belli etmek, yüzünde hemen duygularını göstermek | 3 | |||
80 | 感に堪えない | kan ni taenai | duygularını saklayamama, duygularını bastıramama | 5 | |||
81 | 堪えない | taenai | duygularını bastıramama | 6 | |||
82 | 澄ます | sumasu | dinginleştirmek, sakinleşip karışık duygularını bastırmak | 3 | |||
83 | うずまく、渦巻く | uzumaku | şiddetle hareket etmek (büyük bir kitle, duygu ya da düşünce için) | 2 | |||
84 | 大荒れ | ooare, oğğare | taşkınlık gösterme, azma (davranışlarda ya da duygularda) | 6 | |||
85 | 精神の浄化 | seishin no joka | duygusal boşalım, arınma, katarsis | 4 | |||
86 | カタルシス | katarishisu | katarsis, duygusal boşalma | 2 | |||
87 | 妬ましい | netamashii | kıskançlık uyandıran, imrendiren (duygu) | 3 | |||
88 | 後味 | atoaji | bir olay bittikten sonra geride bıraktığı duygular | 4 | |||
89 | 駆られる | karareru | hislerine kapılmak, duygularının esiri olmak | 3 | |||
90 | 禅味 | zenmi | Zen duygusu, Zen duyumsaması, dünyalık işlerle bağını koparma | 3 | |||
91 | 苛まれる、さいなまれる | sainamareru | acı çekmek, duygusal eziyet çekmek | 2 | |||
92 | 羞恥心 | shuuchishin | sıkılganlık, utanma duygusu, mahcubiyet, mahcup olma | 2 | |||
93 | 余情 | yojou | bir olay bittikten sonra ardında bıraktığı duygular | 3 | |||
94 | 余韻に浸る | yoin ni hitaru | bir olay bittikten sonra geride bıraktığı duyguların tadını çıkarmak | 6 | |||
95 | 気分屋 | kibunya | o anki duygularına göre hareket eden kişi, duygularına hakim olamayan | 3 | |||
96 | ~てかなわない、~でかなわない | te kanawanai, de kanawanai | dayanamam, çekemem | 4 | |||
97 | 描写する | byousha suru | betimlemek, tasvir etmek | 2 | |||
98 | 志気 | shiki | moral, iş yapma hevesi | 2 | |||
99 | 冷酷な | reikoku na | acımasız, katı kalpli, merhametsiz, duygusuz, zalim, gaddar | 2 | |||
100 | 責任感 | sekininkan | sorumluluk duygusu, sorumluluk hissi | 2 | |||
101 | 感じ入る | kanjiiru | etkilenmek, hayran kalmak | 6 | |||
102 | 肩身が狭い | katami ga semai | utanma, eziklik hissetme, böyle hissettiren | 3 | |||
103 | 情感 | joukan | his, duygulanma, güçlü duygu | 2 | |||
104 | 感情が溢れる、感情があふれる | kanjou ga afureru | duyguyla dolmak | 3 | |||
105 | 心情 | shinjou | manevi durum, duygular, hissiyat | 4 | |||
106 | 純粋な気持ち | junsui na kimochi | saf duygular | 3 | |||
107 | 扁桃体 | hentoutai | amigdala, beynin temporal lobunda yer alan, motivasyon ve duygusal davranışta önemli rol oynayan badem şekilli yapı | 5 | |||
108 | 情動 | joudou | derin duygu, his; keyif, neşe, duyumsama | 2 | |||
109 | 非情 | hijou | duygusuzluk, soğuk kalplilik, merhametsizlik | 5 | |||
110 | 無価値感 | mukachikan | değersizlik duygusu, kendini değersiz hissetme | 3 | |||
111 | 鼻の奥がツンとする | hana no oku ga tsun to suru | duygulanarak ağlayacak gibi olmak, ağlamaklı olmak | 6 | |||
112 | 面付き | tsuratsuki | yüz, yüz ifadesi, görüntü, yüzün nasıl göründüğü, yüze yansıyan duygular | 4 | |||
113 | 顔つき、顔付き、顔付 | kaotsuki | yüz, yüz ifadesi, görüntü, yüzün nasıl göründüğü, yüze yansıyan duygular | 6 | |||
114 | 気兼ねする、気がねする | kigane suru | çekinmek, düşünceli davranmak, başkalarının önünde bir şey yaparken onların duygularını düşünerek dikkatli olmak | 6 | |||
115 | 腹を探る | hara wo saguru | yoklamak, ne der diye bakmak, duygularını anlamaya çalışmak, karşısındaki ne düşünüyor ne hissediyor diye anlamaya çalışmak | 3 | |||
116 | 達成感 | tasseikan | başarma duygusu, tamamlandığını hissetme | 3 | |||
117 | 引け目 | hikeme | aşağılık kompleksi, aşağılık duygusu | 6 | |||
118 | 屈折 | kussetsu | anlaması zor, duygu, düşünme biçimi ya da ifadenin dümdüz olmaması, lafı dolaştırarak anlatma nedeniyle anlaşılamama | 5 | |||
119 | 無下に | mugeni, muge ni | kabaca, duygusuzca, soğukça | 3 | |||
120 | 充足感 | juusokukan | tatmin olma duygusu, doyum duygusu, memnuniyet | 3 | |||
121 | 清浄な | seijou na | temiz, saf | 6 | |||
122 | 欲 | yoku | nefis, arzu, isteme duygusu | 6 | |||
123 | 絆 | kizuna | bağ, duygusal bağ | 2 | |||
124 | 移入 | inyuu | dahil etme, katma, dışarıdan alıp içselleştirme | 3 | |||
125 | 淡々と、淡淡と、澹々と、澹澹と | tantan to | sade, sakin, yalın, gösterişsiz, ses çıkarmadan, usulca, duygusuz, soğukkanlı, kayıtsız, umursamazca | 3 | |||
126 | 心遣い | kokoro zukai | önemseme, dikkat etme, özen gösterme, karşısındakinin duygularını düşünerek ince davranma | 3 | |||
127 | 悶着 | monchaku | mesele, sorun, görüş ya da duygu farkılığından oluşan tartışmalar | 3 | |||
128 | 感慨 | kangai | derin duygular | 4 | |||
129 | 鼻息を窺う、鼻息をうかがう | hanaiki wo ukagau | yoklamak, ne der diye bakmak, duygularını anlamaya çalışmak, karşısındaki ne düşünüyor ne hissediyor diye tedirgin olup anlamaya çalışmak | 9 | |||
130 | 心がささくれ立つ | sasakure | duyguları darmadağın olmak, gönlü rahatsız olmak, içi sıkıntılı olmak, gönlü alt üst olmak | 4 | |||
131 | 閉塞感 | heisokukan | kapanmışlık duygusu, kapana kısılmışlık duygusu, tıkanmışlık | 2 | |||
132 | 畏怖 | ifu | korku, çekinme, kendi gücünün yetmeyeceği tanrı gökler uzay gibi karşı konulamaz şeylere karşı duyulan saygı ve tedirginlikle dolu korku | 3 | |||
133 | 胸を打つ | mune wo utsu | duygulandırmak, yüreğine dokunmak | 7 | |||
134 | 枯渇する | kokatsu suru | kurumak, kuruyup bitmek, suyu çekilmek | 6 | |||
135 | 酷薄な | kokuhaku na | soğukkanlı, vicdansız, zalim, duygusuz | 2 | |||
136 | 披瀝する | hireki suru | duygularını yansıtmak, düşüncelerini açıklamak | 4 | |||
137 | 無感動 | mukandou | heyecanlanmama, duygusuzluk, hissizlik, yüzünde ifade görülmeme, tepksizlik | 2 | |||
138 | 触発 | shokuhatsu | aniden duygulandırmak, birden tesir etmek | 5 | |||
139 | 払拭する | fusshoku suru | silmek, yok etmek, izlerini silmek | 5 | |||
140 | 不感症 | fukanshou | frijit, soğuk, duygusuz | 2 | |||
141 | 感動する | kandou suru | duygulanmak, hislenmek | 14 | |||
142 | 感激する | kangeki suru | etkilenmek, çok duygulanmak | 6 | |||
143 | うつろな | utsuro na | boş, cansız, duygusuz | 5 | |||
144 | 哀れみ | awaremi | merhamet, acıma | 4 | |||
145 | 多感な | takan na | duyarlı, duygusal, çabuk etlilenen | 3 | |||
146 | 喜怒哀楽 | kidouairaku | sevinç ve üzüntü, türlü hisler, türlü duygular | 28 | |||
147 | 人の感情 | hito no kanjou | insani duygular | 9 | |||
148 | 臨場感 | rinjoukan | yanında bulunma duygusu, oradaymış gibi hissetme | 2 | |||
149 | 抒情的 | jojouteki | lirik | 2 | |||
150 | 真心 | magokoro | içtenlik, samimiyet, en içten duygular | 8 | |||
151 | 嫉妬心 | shittoshin | kıskançlık duygusu | 2 | |||
152 | 恋愛遍歴 | renai henreki | aşk geçmişi, geçmişteki (duygusal) ilişkiler | 8 | |||
153 | 情景 | joukei | insanı duygulandıran manzara, zihinde kuvvetli bir iz bırakan görünüm | 6 | |||
154 | 人情噺、人情話 | ninjoubanashi | güzel duygular ve insan ilişkilerini anlatan hikâye | 3 | |||
155 | 義理 | giri | mükellefiyet, mecburiyet, vazife hissi, taahhüt, sorumluluk duygusu, ahde vefa | 10 | |||
156 | 情緒的 | jouchoteki | duygusal | 5 | |||
157 | 情緒 | joucho | duygu, his; keyif, neşe, duyumsama | 5 | |||
158 | 寂然 | sekizen | yalnızlık duygusu | 4 | |||
159 | 胸中 | kyouchuu | duygu, arzu, düşünce; gönülden geçen | 3 | |||
160 | 貴様 | kisama | sen (aşağılama) | 7 | |||
161 | 恥じらい | hajirai | utanç, mahcubiyet, utanma duygusu | 7 | |||
162 | 鈍感 | donkan | duyarsız, vurdumduymaz, umursamaz, ilgisiz, duygusuz, kalın kafalı, künt | 14 | |||
163 | 実感 | jikkan | gerçek duygu, gerçek his, gerçekten olduğunun farkına varma | 4 | |||
164 | 罪悪感 | zaiakukan | vicdan azabı, suçluluk duygusu | 5 | |||
165 | 幸福感 | koufukukan | mutluluk duygusu | 2 | |||
166 | 感涙 | kanrui | etkilenip ağlama, duygulanıp ağlama | 3 | |||
167 | 感動 | kandou | duygulanma | 5 | |||
168 | 感想 | kansou | izlenim, intiba, duygu | 3 | |||
169 | 感情的 | kanjouteki | duygusal | 4 | |||
170 | 感情 | kanjou | duygu, his | 65 | |||
171 | 感じ | kanji | duygu, his | 8 | |||
172 | もつれ、縺れ | motsure | düğüm, dolaşık, düğüm olma, dolaşma | 4 | |||
173 | 木石 | bokuseki | ağaçlar ve taşlar; hissiz, duygusuz, taş duvar gibi | 3 | |||
174 | 渋い | shibui | somurtkan, asık suratlı, duygusuz | 5 | |||
175 | ひだ、襞 | hida | (etek vs) pile, kıvrım | 4 | |||
176 | 感傷 | kanshou | dokunaklı, göz yaşartıcı, içli, duygulu | 3 | |||
177 | リズム感 | rizumukan | ritim duygusu | 3 | |||
178 | 心地 | kokochi | his, duygu, duyarlık | 9 | |||
179 | 感激 | kangeki | etkilenme, şiddetli duygu, çok duygulanma, heyecanlanma | 6 | |||
180 | 正義感 | seigikan | adalet anlayışı, adalet duygusu, hakkaniyet | 2 | |||
181 | 冷淡 | reitan | soğuk kalpli, hissiz, mermametsiz, duygusuz | 8 | |||
182 | 無愛想な | buaisouna, buaisona | duygusuz, hissiz, soğuk | 9 | |||
183 | 冷ややかな | hiyayaka na | soğuk; hissiz, duygusuz | 3 | |||
184 | 告白する | kokuhaku suru | itiraf etmek, duygularını açmak | 7 | |||
185 | 以心伝心 | ishin denshin, ishindenshin | konuşmadan anlaşabilme, eşduygululuk | 4 | |||
186 | 意 | i | duygu; düşünce; anlam | 2 | |||
187 | 相身互い | aimitagai | sempati kurma, aynı duyguları paylaşma | 4 | |||
188 | 愛国心 | aikokushin | yurtseverlik duygusu, vatanperverlik duygusu | 3 | |||
189 | 感傷 | kanshou | aşırı duygusallık | 4 | |||
Total Records = 190 | Page 1 of 19 | « Previous 1 2 3 4 5 6 7 8 9 ... 19 Next » All |